6 Ocak 2014 Pazartesi

Oyun Teorisi ve Survivor

Üniversite yıllarından kalan en acıklı anılar nedir desek listede 151 dersi ilk sırada yer alır sanırım.

3. defada geçebildiğim bu dersi eğer 4. dönemde geçemezsem atılacaktım ve bu nedenle okuldan atılan birçok kişi de olmuştur.

İkinci sırada ise Ekonometri ve Matematiksel Ekonomi dersleri gelir.

Matematiksel Ekonomi dersi bizim bölüm derslerinin neredeyse en belalı derslerinden biriydi.

Ders çok zordu ve hala tam olarak öğrenmiş ve anlamış değilim.

Bir şekilde geçtik Allah'a şükür.

Ders zordu zor olmasına ama bence asıl sorun hocaydı.

Murat Sertel sanırım okul hayatında gördüğüm en nevi şahsına münhasır öğretim üyesiydi.


Dersleri cuma akşamları 4-5 gibi olurdu.

Yani herkes cumaları erken işi bitsin ister, haftasonu moduna geçer, Sertel ise eziyet etmeye ders saatiyle başlardı.

Derste herkes çekinirdi, hoca birimize soru soracak diye ödümüz patlardı, göz göze gelemezdik.

Sınavlar ise inadına Cumartesi günleri sabahın köründe olurdu. Erken kalkamadığı iddia edilen hoca sınav sözkonusu olunca erkenden kalkıverirdi.

Ders boyunca elindeki plastik bardakta bir söyleme göre çay, bir söyleme göre de alkollü birşeyler içerdi.

Ama ne olursa olsun, öyle bir hocadan öyle bir ders almak gurur vesilesi oldu benim için.

Bugün çok moda olan kazan-kazan ya da win -win söylemi, o zaman benim ilk kez duyduğum ve matematik formulüne dönüştürmeye çalıştığım (!) konulardı.

Daha sonra Russell Crowe'un oynadığı ve Oscar ödülü alan Akıl Oyunları filmiyle konu daha fazla bilinirlik kazandı. Hocamız Murat Sertel de bu ünlü filmin bilim danışmanı idi. Nash ile yaptığı çalışmalarda ünlü Nash dengesi teoreminin oluşumunda rol almıştı ve bu nedenle filmde de danışman olmuştu.


Günlük hayatta aslında farkında olmadan ve formülize etmeden çok kullandığımız bu teorem aklıma gelince sizlerde de biraz bu konudan bahsedelim istedim. En basit haliyle anlatmak gerekirse şöyle diyebiliriz sanırım:

Oyun teorisi denen bu teori aslında bize birden fazla oyuncunun oynadığı oyunlarda diğer oyuncunun davranışının sonucu nasıl etkilediğini inceler.

David Ruelle bu konuda Rastlantı ve Kaos kitabında konuyu kısaca şöyle örneklemiş:
"Ben birden fazla sığınağın bulunduğu bir savaş alanındayım, siz de küçük bir uçakla tam üstümde daireler çiziyor ve tepeme bir bomba bırakmak için fırsat kolluyorsunuz. Normalde benim çevredeki en sağlam görünüşlü sığınağı seçmem ve orada saklanmam gerekir ama sizin de normalde yapabileceğiniz en doğru iş benim en iyi sığınağı seçmiş olabileceğimi düşünerek orayı bombalamaktır. 
Bunu bildiğim için benim o denli sağlam görünmeyen ikinci sığınağı seçmem gerekmez mi? Eğer ikimiz de çok akıllıysak olasılıklara dayanan stratejiler izleriz. Örneğin ben çevredeki çeşitli sığınaklar arasında bana en fazla kurtulma şansı verecek özelliklere sahip olanları arar, bundan sonra nereye saklanacağımı belirlemek için yazı-tura atar ya da gelişigüzel sayılardan oluşan bir liste kullanırım. Siz de beni vurma şansınızın en yüksek düzeyde olduğu sığınağı belirlemek için benzer biçimde olasılıklardan yararlanırsınız. 
Bu size saçma gelebilir ama ikimiz de akılcı davranabiliyorsak yapacağımız budur. Doğal olarak ben hareketlerimi gizlemezsem sizin işiniz kolaylaşır, buna karşılık siz de nereyi bombalamayı tasarladığınızı bana sezdirmemeye çalışmalısınız.
Günlük hayatta patronunuz, sevgiliniz ya da ülkenizi yönetenlerin sizi yönlendirmeye çalıştığını sık sık görürsünüz. Size önerdikleri oyun, seçeneklerden birinin kesinlikle daha parlak göründüğü bir seçimdir. Bu seçenekte karar kıldığınız zaman karşınıza yeni bir oyun çıkar ve böylelikle kısa bir süre sonra akılcı seçimlerinizin sizi aslında hiçbir zaman istememiş olduğunuz bir yere getirdiğini görür ve tuzağa düştüğünüzü anlarsınız.
Bu noktaya gelmemek için yapacağınız şey arada bir beklenmedik biçimde davranmaktır. En çekici görünen seçeneklerden uzak durduğunuz zaman kaybettiğiniz şeylerin karşılığında daha özgür olabilirsiniz.
Doğal olarak hedefiniz sadece beklenmedik biçimde davranmak değil, bunu belli bir olasılık stratejisine uygun olarak yapmaktır."
Herkesin açık bir ağızla ve merakla izlediği yarışma programı Survivor bence bu teoriyi çözmek ve pratiğe dökmek isteyenler için en güzel modeldir.

Seçimlerinizin sizi ve etrafınızdakileri mutlu etmesi ve herkesin kazanması dileğiyle..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İlginizi Çekebilir;

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...