6 Ağustos 2012 Pazartesi

Kastamonu Taş Baskısı ve KOSGEB

Biliyorsunuz son yazımda KOSGEB girişimci kursundan ve bu kursa giden vizyon sahibi insanlardan bahsetmiştim.

Bu sabah, tam da konunun üzerine gözüme  bir haber ilişti.

İş gereği Tokat'a gittikçe, taş baskıdan yapılan masa örtülerini görüp görüp anneme kendime alırdım.

Ancak bu sanatın yok olmakta olduğunu, insanların bu örtüleri kullanmak yerine "dertsiz " tabir edilen saçma naylon masa örtülerini kullandığını duymuş ve üzülmüştüm.

Zaten yerde yemek yiyen pek kalmadığından yer sofası ihtiyacı da ortadan kalkmıştı. Asıl orijini Kastamonu olan Kastamonu Sofra Bezi Baskısı da denilen “Kastamonu Taş Baskı” geçmişten günümüze süregelen Kastamonu El Sanatları içerisinde önemli bir yer teşkil etmiş. Sofra Bezi’ne halk arasında Sini Bezi de denmekte..

Sofra Bezi diğer Kastamonu dokumacılığıyla aynı tarihlere rastladığından ilk yapımı tam olarak bilinmese de; 17. yüzyılda Evliya Çelebi, Seyahatnamesi’nde Kastamonu Kumaşları ve Bakır Eşyalarının meşhur olduğundan bahsetmesiyle Sofra Bezi tarihine de ışık tutmuş..


O zamanlar ulaşımın ve tanıtımın kolay olmamasıyla Sofra Bezi dokumacılığı ve baskısı yerelde kalmış şehir dışına açılamamış. 1800’lü yılların son çeyreğinden itibaren uzun yıllar Kastamonu (Merkez), Daday ve Devrekâni İlçelerimizde yapılmaya devam eden Kastamonu Sofra Bezi baskısı 19. yüzyıla girerken yavaşlamış. Birçok, işin erbabı farklı alanlarda geçimini kazanmaya yönelirken, Kastamonu’da bulunan Ermeni ve Rum asıllı yurttaşlarımız yaklaşık 50 yıl bu baskı sanatını devam ettirmişler…

3-4 yıl öncesine kadar evlerde küçük atölyelerde yapılan taş baskının Kastamonu'daki kaderi Nagihan Şimşir ve Şahinaz Kurtoğlu’nun İŞKUR’un meslek edindirme kurslarına katılmalarıyla değişmiş. Yani benim de gittiğim ve geçen hafta sertifika hakkı kazandığım kurs bu..

KOSGEB desteği ile küçük bir atölye açan Nagihan Şimşir ve Şahinaz Kurtoğlu, taş baskıya yeniden hem hayat vermişler, hem de İsmail Bey Cami karşısında bulunan eski hamamda kurdukları atölyede mahalle kadınlarına iş olanağı yaratmışlar.

Çok standart olarak Şahinaz Kurtoğlu, taş baskıya başlarken çevrelerinden "Siz bu işi yapamazsınız." diye eleştiri almış. Çünkü ne yazık ki halkımızda moral bozma, meyve veren ağacı taşlama, kıskançlık ve tembellik duyguları çok ön planda..

Bir sonraki yazıda devam edelim..Çünkü taş baskı dışında size bir örnek daha anlatacağım..

Not : Yazımda 
http://www.tdtkb.org/content/kastamonu-ta%C5%9F-bask%C4%B1-sofra-sini-bezi-bask%C4%B1s%C4%B1
sitesinden faydalandım.Teşekkürü borç bilirim..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İlginizi Çekebilir;

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...