Peki Bir Hayvan Olsan? Bu Nasıl İş Görüşmesi?


Artık iş görüşmeleri CV okumakla başlamıyor. İnsan kaynakları uzmanları, doğrudan bilinçaltınıza girmek istiyor:

“Kendinizi bir hayvan olarak tanımlayacak olsanız, hangisi olurdunuz?”

Bu soruyu ilk duyduğun anda beynin şok oluyor.

Kendi kendine konuşuyor : “Ben boğa burcuyum, bu sayılıyor mu?”

Panda mı?

“Ben ekip çalışmasına yatkın, yumuşak huylu biriyim” diyeceksin ama HR zaten panda cevabına alışmış.
Dezavantaj: Günde 16 saat uyuyan, kalan 8 saatte bambu kemirerek yuvarlanan bir canlıyı “çalışkan” kategorisine sokmakta zorlanıyorlar.


Kaplan mı?

Klasik özgüven cevabı. “Yalnız çalışırım, avımı seçerim, rekabeti severim.”
HR bakıyor: “Hmm… bu arkadaş ofis ortamında printer sırasına uymaz.”
Avantaj: Patronu yer mi? Belki ..

Tembel Hayvan?

Gerçekleri konuşalım. Hepimizin iç sesi bu cevabı vermek istiyor.
Ama "ben yavaş ama kararlıyım" cümlesi bir yerden sonra sadece "yavaşım" olarak duyuluyor.
Avantaj: Dürüstlük, her zaman bir artı puan.
Dezavantaj: İlk gün işe gitmeden tatile ayrılmış gibi görünme riski.

Kelebek?

Duygusal zekân tavan. Empati yüklüsün.
Ama HR “bu arkadaş üç ay sonra başka sektöre uçar mı?” korkusuna giriyor.
Avantaj: yok.
Dezavantaj: hiç yok

Peki Ya Danışmanlık Firmaları?

Bazı danışmanlık firmaları bu metaforları fazla yumuşak bulmuş olacak ki, iş görüşmesini Harry Potter okulunun giriş sınavına çevirmiş:

  • “Bir otobüste 17 kişi varsa ve biri şemsiyesini unuttuysa, lider kimdir?”

  • “Ters köşeli bir üçgenin içindeki sezgisel boşluğu nasıl yönetirsiniz?”

  • “5 kişi aynı anda hem uzaktan çalışsa hem de tek odada bulunsa bu nasıl mümkün olur?”

  • “Bir Excel hücresi olsanız, hangi formül olurdunuz?”

    Bu sorularda sadece akıl yürütme değil, aynı zamanda "daha önce bu garip ortamı deneyimlemiş olma deneyimi" aranıyor.



Bütün bu çabayı gösterdin, hayvan oldun, soyut düşündün, sınırlarını zorladın...
Ama sonra duydun ki, işe alınan kişi patronun üniversiteden arkadaşının kuzeninin kaynının eltisiymiş..

Yani bazen ağzınla kuş tutsan da, o kuş çoktan başka birinin omzuna konmuş oluyor.

Yine de sen denemeye devam et.

Belki seni işe almazlar ama bir gün “ben neden kaplumbağa olduğumu hâlâ bilmiyorum” diye yazacağın kitap, çok satanlar listesine girer.


Yorumlar

  1. Hayvan olduk, hücreye dönüştük, üçgene bile girdik ama bazen en güçlü referans hâlâ soy ağacı oluyor.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar