Bugün 21 Mart 2013.
Bugün "Nevruz".
Hep duyduğumuz bir sözcüktür. Hatta ülkemizde bazı dönemler tehlike içeren, sokağa çıkılmaması tavsiye edilen, camların kırıldığı, lastiklerin yakıldığı bir gündür.
Ben özellikle bankada çalıştığım dönemde her nevruz öncesi güvenlik biriminden gerekli güvenlik tedbirlerini içeren mailler aldığımı biliyorum.
Aslında bugün yani 21 Mart birçok açıdan güzel bir gün.
Öncelikle ekinoks yani gece gündüzün birbirine eşit olduğu bir gün.
Kuzey yarımkürede baharın başlangıcını simgeliyor.
Astrolojide 12 burcun ilki olan Koç burcunun başlangıç günü sayılıyor.
Tam olarak ise Farslar, Kürtler, Zazalar, Azeriler, Anadolu Türkleri, Afganlar, Arnavutlar, Gürcüler, Türkmenler,Tacikler, Özbekler, Kırgızlar, Karakalpaklar, Kazaklar tarafından kutlanan geleneksel yeni yıl ya da doğanın uyanışı ve bahar bayramı.
Yazılı olarak ilk kez 2. yüzyılda Pers kaynaklarında adı geçmiş Nevruzun. İran ve Bahai takvimlerine göre yılın ilk gününü temsil ediyor. Anadolu ve Orta Asya Türk halklarında da Göktürklerin Ergenekon'dan çıkışı anlamıyla ve baharın gelişi olarak kutlanıyor.
2010'da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 3000 yıldan beri kutlanmakta olan Pers kökenli bu şenliği, Dünya Nevruz Bayramı ilan etmiş.
Kelimenin aslı eski Farsça'dan geliyor: Yeni anlamındaki nava ve gün ışığı/gün anlamındaki rəzaŋh birleşerek oluşturmuşlar. Anlamı "yeni gün/günışığı" ve günümüzün Farsçasında da hâlâ aynı anlamda kullanılıyor.
Nevruz geleneğinin tarihin en son Buzul Çağı'nın bitmesinden hemen önceki günlere yani 15.000 yıl öncesine kadar uzanıyormuş meğer. Efsanevi Pers Kralı Cemşid, Indo-Iranlıların avcılıktan hayvacılığa ve yerleşik yaşama geçişini temsil ediyor.
O çağlarda mevsimler insanoğlunun hayatında günümüzdekinden daha yaşamsal bir önem arz ediyormuş ve yaşamla ilgili her şey dört mevsim ile çok yakından ilgiliymiş. Zor geçmiş bir kışın ardından gelen bahar, tabiat ananın çiçekler, yeşillenen bitkiler uykusundan uyanması ve sığırların yavrulaması, insanoğlu için büyük bir fırsat ve bolluğun canlanması demekmiş. İşte böyle bir dönemde bu Nevruz kutlamalarını başlatanın Kral Cemşid olduğu söyleniyor...
Anadolu'da Mevleviler'de de kutlanan nevruz, "selam" sözüyle başlayan ve yedi ayetten oluşan bir duayla kutlanıyormuş: "Ey gece ve gündüzün tedbircisi, ey gözleri ve gönülleri başka hale çeviren, ey kudret ve halleri değiştiren! Halimizi en güzele çevir!".
Bektaşilerde ise dergahlarda toplanılarak, cem ayinleri yapılarak dualarla başlarmış. Ve bu dualar genellikle ahlak ve ruh temizliği üzerine olurmuş. Dua faslı bittikten sonra herkese süt ikram edilerek, "Nevrûziyeler" okunurmuş.
Anadolu'da birçok yerde nevruz, Allah'a secde ve iman ile kutlanıyormuş. Değişik yerlerde de eğlenceler düzenlenip; evler temizlenip, yemek şölenleri verilip, küs olanlar barışıp; suçlular affediliyormuş.
Nevruz gününde göze sürme çekildiğinde, bazı hastalıklardan ve özellikle göz ağrısından kurtulunacağına, gusül abdesti alanın o yıl içerisinde hastalıktan uzak kalacağına inanılıyormuş
Doğu Anadolu'da, özellikle Antep ve Diyarbakır'da 21 Mart'ı 22 Mart'a bağlayan gece nevruz olarak kabul ediliyor. Saati belli olmayan bir vakitte gökte görünen bir kız ve kuş kılığına girmiş bir ermiş nevruz olarak kabul ediliyor. Bu saatlerde uyumayanların dua ve dileklerinin kabul olacağına inanılıyor.
Nevruzun en temel özelliklerinden birisi de tongal denilen ateşlerin yakılması ve üzerinden atlanması.
Ateşin yakılması ile içlerinden bir dilek tutarak ateşin üzerinden atlayan kimseler bu dileklerinin gerçekleşeceğine , tüm hastalıklarının bu ateşe dökülüp yanacağına , yeni yıla bu hastalık ve kötülüklerden arınarak girileceğine inanıyorlar. İnanışa göre ateşin üzerinden bazı yerlerde üç veya yedi defa atlanması gerekmekte.
Ben, eşim, Bulgar göçmeni olduğumuzdan ve batı bölgelerde ve Trakya'da yaşadığımızdan nevruz kutlaması kültürüne sahip değiliz.
Ancak görüyorsunuz ki, bu aslından biz Türklerin öz bayramı.
Bugün görüyorum ki bu bayram birkaç yıl önceki gibi sancılı değil barış dolu kutlanıyor.
Umarım böyle de devam eder ve bugün artık tarihi bir değerimize sahip çıkma günü olur.
Yeni yılınız ve baharınız kutlu olsun.
Not : Bugün ayrıca yeğenim Doruk'un yaşgünü ve Dünya Down Sendromluları Farkındalık günü.
Doruk'un yaşgününü kutluyorum ve Down Sendromlu çocuklarını büyük özveriyle yetiştirmeye çalışan aileleri de minnetle selamlıyorum.
Bugün aynı zamanda dünya şiir günü, ırk ayrımı ile mücadele günü ve dünya ormancılık günü
YanıtlaSilAma benim tatlımın doğumgünüü eveet :)
Pınar
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil