10 Şubat 2012 Cuma

Sağ Yanım Yoruldu, Sol Yana Yaslan..

Aslında hep bildiğim, ama farkına varmadığım, üzerinde düşünmediğim kavramdı.

Hatta 25 yaşında evlendim, eşim de bu gruptandı, ama ben hala olayı idrak edebilmiş  değildim.

Taa ki 30 yaşında anne olana kadar.

Evet, solak annesi olmak..

Ne zaman solak ( bugün kabul edilen terimle solyanlı ) bir çocuk sahibi oldum, olay net olarak o zaman kafamda oturdu.

Sağ ya da solyanlı olmakla ilgili farklı iki görüş var. Biri bunun doğuştan geldiğini, diğeri ise alışkanlık ve öğrenme bazlı olduğunu söylüyor. Ben kesinlikle doğuştan geldiğine inanıyorum, hatta bu konuda otorite olabileceğimi düşünüyorum, aynı anda iki çocuk doğurursanız ve biri sağyanlı biri solyanlı ise, bunu öğrenme ve alışkanlık ile açıklayamazsınız. Öyle ya, deli değilim ya, birisine bir diğerine öbür elini kullanmayı öğreteyim ya da alıştırayım.

Çocuğunuz daha küçücükken, bir şey uzattığınızda, hangi eliyle alıyorsa, o yanlı olacaktır diyorum ben. Yaşadıklarım bunu gösteriyor.

Ya eline kaşık ve bardak verin, karıştırsın. Solyanlılar sola doğru, sağ yanlılar sağa doğru karıştırıyorlar.

Haa, solyanlı olmak önemli bir konu mu derseniz, bana göre hem önemli, hem de değil. Yani benim önemsediğim tarafı 40-50 önceki kriterlere göre bir önemseme değil. Yani "Aman sağ eliyle yazsın, sağ eliyle yemek yesin, zorlayalım, sol elini bağlayalım, sağ elini kullansın ." konsepti  değil.

Öyle ya , eğer Allah kızımı yaratırken, böyle uygun gördüyse ve yarattıysa, ben neden bunu değiştirmeye çalışayım? Bunun, halinden memnun olmayarak  keyif için burun estetiği ya da liposuction yaptırmaktan farkı var mı? Bence yok.

Benim takıldığım nokta şu.

Bütün dünya sağyanlılara göre kurgulanmış. Okulda yazı masaları, makaslar, bilgisayar mouseları, eski tip analog kol saatlerinin kurma burgusu ...Hatta bir adım ötesini söyleyeyim. Benim kızım araba kullanmak, vites değiştirmek için İngiltere'ye mi taşınmak zorunda?

Bilgisayar klavyesindeki sağdaki rakamlardan bahsetmek dahi istemiyorum.

İki kızımın arasında konuşulmayan bir anlaşma var. Yemek yerken kolları birbirine çarpmasın diye, ona göre bir düzenle oturuyorlar.

Solyanlıların çektiği eziyetleri asıl farketmemi sağlayan ne oldu biliyor musunuz?

Kızımın 1.5 sene önce keman çalmaya karar vermesi.

Keman zaten çok zor bir müzik aleti. Bir de kızım solyanlı olunca, öğrenme süreci daha da bir sancılı oldu. Telleri değiştirme kavramı ise, diğer telli sazlarda olsa da kemanda pek olmuyormuş. Keman aynı zamanda görsel bir müzik aleti olarak düşünüldüğünden, orkestrada tüm kemanların yaylarının aynı yönde gidip gelmesi beklendiğinden, tel değiştirilmiyormuş.

Allahtan öğretmenimiz de solyanlı da, kızımın yaşadıklarını, hissettiklerini anlayabildi, aynı zamanda kızıma model oldu, o alışma sürecini neyse ki atlattık.

Solakların matematik zekasının ve sanatsal yeteneklerinin de fazla olduğuna dair bir inanış vardır. Ben de dünyadaki insanların %6-%10 lık kısmının solyanlı  olduğunu öğrenip, Picasso, Arif Sağ, Sergen Yalçın, Rafael, Mozart, Einstein, Sezar, Newton, Napolyon, Goethe, Fidel Castro, Julia Roberts, Tom Cruise gibi kendi dallarında önde gelen kişilerin solyanlı olduğunu duyunca inanışın doğruluğuna ikna oldum.

Sosyal medyada yaptığım araştırmada ise bu kişilerin kesinlikle bilek güreşçisi ve diş hekimi olmaması gerektiği konusunda ısrarlı tavsiyeler gördüm.

Siz sağ yanlılar, ilk ÖSS, KPSS, YDS, LYS, SBS ve bilimum bilmemneSS sınavını sol elle yapın bakalım, nasıl oluyor??

2 yorum:

  1. bu einstein da disleksik, solak, balık burcu, okumayı 9 yaşında öğrenmiş, konuşmaya 4 yaşında başlamış, otistik (asperger sendromu)... her konuda "ama einstein da..." diye karşımıza çıkıyor :)

    YanıtlaSil
  2. Olsun , kendimizi iyi hissettiriyor işte ..Dua edelim , bir gün müzisyen,ressam ya da sporcu olarak da karşımıza çıkmasın.

    YanıtlaSil

İlginizi Çekebilir;

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...