13 Mayıs 2013 Pazartesi

En İyi Arkadaşım TV Kumandası...

Genellikle evde olmam nedeniyle eskiye nazaran TV ile ilişkim daha fazla.

Ancak bütün gün evdeyim, izleyecek inanın çok da mantıklı bir şey bulamıyorum.

Bankacılıktan gelen alışkanlık nedeniyle ekonomi kanallarına da sıcak bakmıyorum, bana iş ortamını hatırlatıyor. Sonuç olarak iyi ve sadık bir TV izleyicisi olamıyorum.

TV lerde sadece dizi ve yarışma var. Şu anda inanılmaz dizi enflasyonu olsa da araştırmalar kısa dönemde dizilerin etkisini yitireceği ve ibrenin yarışmalara döneceği yönünde.

Neden diziler izleniyor?

İnsanlar neden yarışmaları görünce ekrana kilitlenip kalıyorlar?

Konuya hem kendim  kafa yordum hem de ciddi araştırdım.

Bu konuyla ilgili yapılmış sosyolojik araştırmalar, köşe yazıları ve hatta RTÜK raporları var.


Diziler neden bu kadar çok izleniyor?

Toparladıklarım bilgileri sizlerle de paylaşayım.

İnsanlar dizilerdeki insanlara bakarak kendilerini ona benzetiyorlar, yaşanan acıları daha önce kendi yaşadıklarıyla özdeşleşitiriyorlar, dizide kullanılan giysileri, aksesuarları kullanarak kendilerini onların yerine koyuyorlar, sevenlerin birleştiği ya da ayrıldığı sahneleri kendi anılarını yaşarmış gibi yaşıyorlar.

Bazıları ertesi gün okulda ya da iş yerinde muhabetten eksik kalmamak için dizileri izlerken, bazılarıysa tutkunu olduğu dizi için fan sayfaları açmakta, dizinin ya da başrol oyuncusunun facebook sayfasında yorum yazmakta, yani kendini diziden bir kahraman gibi hissetmeye başlamakta.

Fanatik izleyiciler kimi zaman başrol oyuncusuna aşık olup onun için yaşamaya başlıyorlar. Sanki gerçek sevgilisi oymuş gibi davranıp onun gittiği yerlere gidip onun  gibi giyiniyorlar.

Spartacus izleyip içindeki hayvanı ortaya çıkaranlar mı dersiniz, Sex and the City'yi izleyip ona benzer yaşamlar kuranlar mı, hepsi var.

Egosu yüksek olanlar kimsenin izlemediği yabancı dizileri seyredip övünürken, diğer taraftan Türk dizilerini aşağılamayı kendine borç biliyor.

Kimi evinde çekilen diziden "şikayetçi" oluyor, kimi kendi sevgilisinin mi başrol oyuncusunun mu daha yakışıklı olduğuna bir türlü karar veremiyor.

Sonuçta herkesin bir şekilde dizileri seyretmek için bir bahanesi oluyor.

Peki ya yarışma tutkunlarına ne demeli?

Yarışma tutkunları ise insanın hırsını ve azmini izlemeyi seviyor. Bir ev ya da bir araba için maymun durumuna düşenlere bakıp içten içe durumuna şükredip, değişik bir zevk alıyor.
Akan sahte gözyaşlarını gerçek sanarak izliyorlar ama onların aslında birer oyuncu olduğunu anlayamıyor. Yarışmaya seçilen kişilerin bir diziye seçilen oyuncular gibi özellikle seçildiğini farkedemiyor. Gerçek değildir o yarışmacılar, sahtedir, ama izleyenler onları evlerine oturma odasının ortasına kadar alıyor, evlerinden bir fert yapıyor.
Hatta öyle bir aralarına alıyorlar ki, bu sahte üzüntülere ve gözyaşlarına kanıp, yarışma programlarının yapımcılarının paralarına para katmak için SMS ile filan onlara destek oluyorlar.
Belki o gün işyerinde müdürünün fırçasıyla sıkılan canının intikamını alıyor arabayı kazanan kişi, belki bir baltaya sap olamadın diyen anneye karşı başarısızlığını, ekranda birinci olup başarı hikayesi oluşturan sesi güzel Anadolu delikanlısıyla gideriyor.
Velhasıl kelam, farkında mısınız bilmiyorum, aptal kutusu dediğimiz o kutu karadul örümceği gibi ağlarını örüp içine düşürdüğü bizi öldürmek üzere ve farkında değiliz.
Biliyorum şu anda karşınızda 39 TL ye binlerce kanalı ücretsiz izleyebileceğiniz uydu alıcısını satan sarışın kadın var, ne olur aldanmayın.

Kalkın ayağa..
En iyi dostunuz TV kumandası değil, arkadaşınız, kitabınız, sevgiliniz ya da kediniz olsun.


2 yorum:

  1. Aklıma geldi de paylaşayım istedim: "TV bağımlığı" bizim gibi eskilerin tabiri, sanırım trendy tabir "ekran bağımlılığı" ve hepimiz bir şekilde ucundan berisinden bağımlıyız; ya TV'ye, ya bilgisayara, ya oyun konsoluna, ya akıllı telefona (uzar gider bu liste).

    Güzel temenniler katılmamak mümkün değil ama ya kumandadaki kırmızı düğmeye basıp bir kitaba başlamayı kolay bişey mi sanıyorsunuz siz?

    Selamlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence denemeye değer..Ben en kısa zamanda eşimle beraber deneyeyim diyorum. Size de tavsiye ederim.

      Sil

İlginizi Çekebilir;

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...