4 Temmuz 2012 Çarşamba

Öyle Deli Gibi Esme Başım Dönüyor..


Pazar günü internette bakınırken, Cüneyt Özdemir’in bir yazısına denk geldim.
Yazının başlığı “Öyle Deli Gibi Esme Başım Dönüyor.”

Aslında yazı Cüneyt Özdemir ‘in ailesiyle yaptığı Mikonos gezisini anlatıyordu.
Ama başlık bana bambaşka şeyler çağrıştırdı.

Türk pop müziğinin bence en önemli bestecilerinden Metin Özülkü’nün bir parçası vardır.

Bilirsiniz hepiniz.

“Seninle Olmak Var Ya..”

Gerçekten çok özel bir parçadır. Eşi Eda Özülkü ile söyler.

Bu şarkı herkesçe bilinir ama hak ettiği yeri bulamazdı.

2003 yılında hayatımıza bir yarışma girdi. Popstar. Bu yarışma yurtdışından alınan bir formatla yapılmış, o dönem de hayli ilgi görmüştü.

Sunuculuğunu Gamze Özçelik ve Haldun Dormen, jüri üyeliklerini de Armağan Çağlayan, Ercan Saatçi, Ahmet San ve Deniz Seki yapmıştı.

O yarışmada 1. olamasa da sanırım hepimizin aklında yarışmadan bir kişi kaldı.

Bayhan..


Baygın gözleri, ilginç el hareketleri, uzata uzata söylediği şarkıları ve ilginç hayat hikayesi ile bence herkesin aklında kalan tek kişi o oldu. 

İnsanlar onu desteklemek için her hafta deli gibi SMS ler falan atardı. Kulakları çınlasın, bir iş arkadaşımın gün içinde iş yerinde başka muhabbetti olmadığından ben de merak ederek programı izlemiş ve sonra Bayhan’ı fark etmiştim.

Yarışmacılar her hafta bir şarkıyı seçer, Cumartesi akşamı finalde o şarkıyı söyler ve jüri ve halk tarafından değerlendirilirdi.

Bayhan, bir hafta final şarkısı olarak işte yukarıda bahsettiğim “Seninle Olmak Var Ya “ şarkısını söylemişti.

Yazıyı yazarken hatırlamak için yeniden dinledim, ama aynı zamanda kusura bakmayın izlemeye dayanamadım.

Sanki yüksek dozda uyuşturucu almış ve o şekilde sahneye çıkmış gibi bir hali vardı.

Sonra bir gün onunla ilgili bir haber bomba gibi patladı. Bayhan yarışmadan önce cinayet işlemiş ve hapis yatmıştı.

Bunun üzerine de jüri üyelerinden Deniz Seki, Bayhan'ın gençlere kötü örnek olduğunu savunmuş ve  "Bu bir popstar yarışması ve milyonlarca genç gerçekten kimleri örnek alacak? Cezaevinden bir popstar çıkamaz.." demişti.



Ve ardından jüriliği bırakmış yerine Zerrin Özer gelmişti.

Gerçekten çok acımasız bir yargılama. Tabii ki ortadaki durum hiç hoş değil, ama insanların yüzüne devamlı geçmişi vurularak ve geçmişiyle yargılanarak, gençlerin nasıl ilerlemesi sağlanır, nasıl başarıya kanalize edilir biraz düşünmek lazım bence.

Her neyse, aradan çok yıllar geçti.

Benim aslında çok sevdiğim ve bu nedenle annem ve eşim tarafından da arabesk bulunduğum bir sanatçı olan Deniz Seki, önce bir yasak aşk yaşadı, ardından da uyuşturucu nedeniyle hapis cezası aldı.

Şimdi ne yapmalıyız?

Cezaevine girenden popstar olmaz diyerek, Deniz Seki’nin üzerine de sünger mi çekmeliyiz?

Yoksa acılarla pişirdiği ve benim ruhumu okşayan o güzel şarkılarını dinleyip, geçmişi unutup bir daha bu tip kötü olayların yaşanmamasını mı dilemeliyiz?

Sizce hangisi doğru?

1 yorum:

  1. İlginiz için teşekkürler..Umarım takipte tutacak yazılar yazmaya devam edebilirim..

    YanıtlaSil

İlginizi Çekebilir;

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...