Çeşme, Mordoğan, Sultanbeyli ...

5 yaşından beri bir dost olabildiğim biri var hayatımda..

Karı-koca bir yabancı firmada çalışıyorlar ve birkaç yıllığına expat olarak yurt dışında yaşadılar. Tatlı kızları da bu Avrupa ülkesinde gözünü açtı diyebiliriz, Duru  4 yaşındayken de kesin dönüş yaptılar…

Son birkaç yıldır ailecek beraber tatil yapıyor ve bundan büyük keyif alıyoruz.

Duru, 5 yaşlarındayken İzmir civarında hep beraber bir tatil yapmıştık. Çeşme‘nin çok iyi bilinen en az 15-20 senelik restoranlarından birinde yemeğimizi yedik. Yemekten sonra benimkiler ve Duru yani üç cimcimenin ellerini yıkamaya tuvalete gittik.

Duru  daha kapıda girerken :

“Aaaa, bu ne biçim restoran, bunun tuvaletine tekerlekli sandalye giremez ki, nasıl olur ?“ dedi.

******

Ertesi gün yolumuz Mordoğan’a düştü. Akşamüstü hep beraber yürüyüşe çıktığımızda, yerde ciddi derin bir çukur gördük. Her gün etrafta gördüklerimiz sıradan J çukurlardan biriydi ve olması gerektiği gibi J orda duruyordu. Bizler mesela, şöölece J yanından geçiverdik. Ama Duru:

“Anneeeee, bak yerde çukur var, polisler gelmemiş, etrafına kurdele takmamış, kimse fark etmeyecek, biri düşecek içine…..” deyiverdi.

*******

21 Ekim 2011 günü Sultanbeyli’de gördük ki“Emniyet şeridi, insanlarla, insanlıktan çıkanları ayıran ince bir çizgiymiş..”

Meydana gelen korkunç kazada biliyorsunuz 9 kişiyi yitirdik. Ama daha ağır olanı, sorumsuz sürücülerin emniyet şeridini kapatması, ambulansların kaza yerine ulaşamaması, doktorların ellerinde çanta ile koşturması oldu. Kaza üzerine bölgeye gönderilen 20 ambulans yolun her iki tarafının kilitlenmesi nedeniyle kontak kapatmak zorunda kaldı, sağlık ekipleri koşturarak müdahaleye yetişmeye çalıştılar. Bazı ambulanslar ulaşmak için ters istikametten olay yerine ulaşabildiler.

*****

Duru daha 5 yaşındayken, o küçücük kafasıyla, yapılması aslında çok normal ama ülkemizde alışmadığımız uygulamaları fark ederken, bizim ehliyet vermek için 18 yaşını beklettiğimiz ve o ehliyeti vermek için kaç çeşit sınava soktuğumuz insanlar, 5 yaşındaki çocuğun sağduyusuna sahip olamıyorlar.

Bana yakışmayacak biliyorum ama, söylemeden edemeyeceğim, bunu yapanları “adam öldürme“ suçundan cezalandırmadığımız sürece, benzer olayların tekrarlanmaya devam edeceğinden eminim.


Aynen Gölcük ve Düzce depreminde yıkılan binaların müteahhitlerine göz yumuldukça bu müteaahhitlerin yeni yaptıkları evlerin Van’da yıkılması gibi …

Acaba ehliyet alırken motor, trafik ve ilkyardım sınavlarının yanı sıra sağduyu ve insanlık sınavları da mı yapılsa?