İşim gereği farklı yaş gruplarında , farklı eğitim ve gelir segmentinde insanlarla konuşup sohbet etme şansım oluyor.
Bilirsiniz,insanlar en çok çocuklarından bahsetmekten keyif alır .Bizde de sohbetler dönüp dolaşıp çocuk konusuna geliveriyor bir şekilde..
Ancak son dönemde gördüğüm kadarıyla her gruptan insanın ortak bir problemi var.
Herkes kendi koşullarına göre en iyi şekilde çocuklarını yetiştirmeye çalışıyor. Okutuyor, yetmiyor, çocuklar master yapıyor , yurt dışına gidiyor , doktoraya devam ediyor .Gelip kalburüstü işler buluyorlar..Donanımlı , kendinden emin , başarılı gençler ortaya çıkıyor. Ama bu arada yaş 30’ a yaklaşmış oluyor.
Ama asıl problem de bu noktada başlıyor.Gençler kendilerini o kadar beğenmeye başlıyor , o kadar büyük görüyorlar ki , kendilerine uygun bir “eş” adayı bulamıyorlar.Kendi evlerinde , kendi arabalarıyla ,iyi paralı işlerinde “yalnız” bir hayat sürüyorlar.
Misafirlerimin büyük bir kısmı torun hasretinden muzdarip.
Diğer bir grup ise diyor ki:
-Tamam güzel maddi olarak kendi ayaklarının üzerine basıyorlar.Ama ya manevi taraf..Biz şimdi yanlarındayız, elimizden geldiğince her türlü desteği vermeye hazırız , ama biz gidince?
“Hayatta bugüne kadar kafama koyup da başaramadığım hiçbir şey olmadı .“dedi bir tanıdığım. ”İyi bir eğitim , iyi bir kariyer, iyi bir eş, harika iki çocuk , çok rahat yaşayacak kadar para ve sağlık.”
“Ama 76 yaşındayım , 40 larına yaklaşmış iki çocuğum var , biri evli ama çocuğu ayak bağı görüyor ve düşünmüyor, diğeriyse evlenmeye layık birini bulamıyor, kucağıma torun almadan ölmek istemiyorum.” diyor.
Bazen ben de kendimi sorgularım, niçin yaratıldık diye..Yaratılış amacımın önce evlatlarımı iyi yetiştirmek , eşimle hayattan zevk alacak mutlu bir evlilik yaşamak ,bunların ardından iyi eğitim ,kariyer ve diğer başarıların geldiğini düşünürüm.
Altmışlı yaşlara geldiğimde , yaşadığım iş streslerini,sıkıntılı günleri hatırlamak yerine torunlarımla yap boz oynamayı (tabi o zamana yap boz diye bir şey kalırsa) isterim.
Babaları duymasın , kızlara lisede ,en geç üniversitede,iş hayatına atılmadan akıllı , mantıklı , efendi bir genç adam bulmalarını empoze edeyim diyorum , Aksi takdirde 30 ‘a kadar evlenmeyip , tek başlarına rahat ve sorumsuz hayata alışıp daha sonra da evlenmekten kaçmalarından endişeleniyorum.
Yoksa hayat boyu facebook 'ta tek soyadla kalacaklar,bir çeyiz sandıkları bile olamayacak diye düşünüyorum ama siz ne dersiniz??
Üniversitedeyken buldun buldun, bulamadın sonrası çok zor evlenecek kişi bulmak için... Artık ne ööle beyefendi erkek bulmak, ne de hanım hanımcık kız bulmak mümkün değil(çok zor demiyorum dikkat çekerim)...
YanıtlaSilbencede en iyisi universitede bu isi bitirmek
YanıtlaSil